بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

مِنْ أَىِّ شَىْءٍ خَلَقَهُۥ ١٨

O yaratan onu hangi şeyden yarattı?

– Elmalılı Hamdi Yazır

مِن نُّطْفَةٍ خَلَقَهُۥ فَقَدَّرَهُۥ ١٩

Bir nutfeden, yarattı da onu biçimine koydu.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ ٱلسَّبِيلَ يَسَّرَهُۥ ٢٠

Sonra ona yolunu kolaylattı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ أَمَاتَهُۥ فَأَقْبَرَهُۥ ٢١

Sonra onu öldürdü de kabre gömdürdü.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ إِذَا شَآءَ أَنشَرَهُۥ ٢٢

Sonra dilediği vakit ona nüşur verecek.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كَلَّا لَمَّا يَقْضِ مَآ أَمَرَهُۥ ٢٣

Hayır hayır, doğrusu o hiç onun emrini tam eda etmedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلْيَنظُرِ ٱلْإِنسَٰنُ إِلَىٰ طَعَامِهِۦٓ ٢٤

Bir de insan taamına baksın.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَنَّا صَبَبْنَا ٱلْمَآءَ صَبًّا ٢٥

Biz o suyu bir döküş dökmekteyiz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ شَقَقْنَا ٱلْأَرْضَ شَقًّا ٢٦

Sonra o arzı bir yarış yarmaktayız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَنۢبَتْنَا فِيهَا حَبًّا ٢٧

Bu suretle onda daneler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَعِنَبًا وَقَضْبًا ٢٨

Üzümler, yoncalar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu